Ölüm Halinde Mal Rejiminin Tasfiyesi Nasıl Yapılır?

Mal rejiminin tasfiyesi çeşitli sebepler ile yapılabilir. Boşanma, evliliğin iptali, başka bir mal rejiminin kabulü veya eşlerden birinin ölümü mal rejimini sona erdiren haller olarak sayılmıştır.

Türk Medeni Kanunu‘nun 225. maddesinde eşlerden birinin ölümü halinde mal rejiminin de sona ereceği ifade edilmektedir. Her ne kadar mal rejimi kendiliğinden sonra erse de mal rejiminin tasfiyesi için sağ kalan eşin usulüne uygun olarak dava açması ve taleplerini dava yoluyla dile getirmesi gerekmektedir.

Ayrıca önemle belirtmek gerekir ki sağ kalan eşin ayrıca mirasçı sıfatıyla miras hukukundan doğan hak ve alacakları mevcuttur ancak biz bu yazımızda yalnızca aile hukukundan doğan mal rejimi ve mal rejiminin tasfiyesi konularını ele alacağız.

Mal Rejiminin Tasfiyesi Davası Kime Karşı Açılır?

Eşlerden birinin ölümü halinde sağ kalan eş, vefat eden eşin mirasçılarına karşı tasfiye davası açabileceği gibi vefat eden eşin mirasçıları da sağ kalan eşe karşı dava açabilirler.

Mal Rejiminin Tasfiyesinde Görevli Mahkeme Hangisidir?

Eşlerden birinin ölümü halinde sağ kalan eşin açacağı tasfiye davasında görevli mahkeme aile mahkemesidir.

Ayrıca yeri gelmişken belirtelim; sağ kalan eşin mirasçı sıfatıyla miras hukukundan kaynaklanan hak ve alacaklarında ise görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesidir.

Mal Rejiminin Tasfiyesinde Yetkili Mahkeme Hangisidir?

Türk Medeni Kanunu’nun m. 214/1 hükmü gereğince mal rejiminin ölümle sona ermesi durumunda mal rejiminin tasfiyesi davasında yetkili mahkeme ölen eşin son yerleşim yeri mahkemesi olacaktır.

Yukarıda görevli mahkemenin aile mahkemesi olduğunu da belirtmiştik. Böylece davayı, ölen eşin son yerleşim yerindeki aile mahkemesinde açmamız gerektiğini söyleyebiliriz.

Eşlerden Birini Ölümü Halinde Mal Rejiminin Tasfiyesi Örneği

Vefat eden eşin evlilik birliği içerisinde edinilmiş malları ile satın almış olduğu 100.000 TL değerinde bir taşınmaz olsun. Geriye sağ kalan eş ve 1 tane de çocuk bulunsun.

Öncelikli olarak sağ kalan eşin evlilik birliğinin ölüm ile sona ermesi sebebiyle mal rejiminden kaynaklanan 1/2 edinilmiş mallara katılma rejimi kapsamında alacağı bulunmaktadır. Yani sağ kalan eşin öncelikli olarak aile hukukundan kaynaklanan 50.000 TL alacağı bulunmaktadır.

Ayrıca yine sağ kalan eşin 1 çocukla birlikte mirasçı sıfatı bulunması sebebiyle miras hukuku açısından 1/4 miras payı hakkına da sahiptir. (Bu olayda çocuğun miras payı 3/4’tür.)

Bu durumda vefat eden eşin terekesinin paylaşılacak kısmının esasında 50.000 TL olduğunu söyleyebiliriz. Halihazırda sağ kalan eş mal rejiminden kaynaklanan alacağını almış bulundu. Geriye ise vefat eden eşe 50.000 TL kaldı. Bu durumda da sağ kalan eş bu 50.000 TL’nin 1/4’üne yani 12.500 TL’sine vefat eden eşin mirasçısı olduğu için hak kazanacaktır.

Netice itibariyle sağ kalan eş 50.000 + 12.500 TL’lik bir alacağa sahip olacaktır.

Ancak belirtmek gerekir ki miras hukukundan kaynaklanan alacak doğrudan intikal etse bile mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak için dava açmak durumunda kalabilirsiniz. Bu sebeple dava açmadan önce bir avukat aracılığıyla hukuki süreci değerlendirmekte fayda bulunmaktadır.

Eşlerden birinin ölümü halinde mal rejiminin tasfiyesi ile ilgili daha detaylı bilgi almak isterseniz web sitemizde yer alan iletişim araçlarını kullanarak bizlere ulaşabilir ya da İletişim sayfamızı üzerinden bizlere mesaj gönderebilirsiniz.

Bu yazıyı sosyal medyada paylaşabilirsiniz!
Avukat Barış Selçuk Şahin
Avukat Barış Selçuk Şahin

Hukuki bir konuda danışmanlık ve avukatlık hizmeti almak için web sitemizde yer alana iletişim araçlarını kullanarak bizlere ulaşabilirsiniz.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir